fall behind - Turkish English Dictionary

fall behind

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "fall behind" in Turkish English Dictionary : 11 result(s)

English Turkish
General
fall behind v. geri kalmak
He fell behind in his work.
İşinden geri kaldı.

More Sentences
fall behind v. gerisinde kalmak
I fall behind him in this respect.
Bu konuda onun gerisinde kalıyorum.

More Sentences
fall behind v. geriye düşmek
Chris risks falling behind in the science class.
Chris fen dersinde geriye düşme riskinde.

More Sentences
fall behind v. geride kalmak
However, we are still falling behind competitively.
Ancak yine de rekabet açısından geride kalıyoruz.

More Sentences
fall behind v. yetersiz kalmak
American students are falling behind in math.
Amerikalı öğrenciler matematikte yetersiz kalıyor.

More Sentences
fall behind v. derslerden geri kalmak
He fell behind in his English class.
İngilizce dersinden geri kaldı.

More Sentences
fall behind v. arkasında kalmak
Phrasals
fall behind v. gecikmiş borcu olmak
fall behind v. borcu vaktinde ödeyememek
fall behind v. geri çekilmek
fall behind v. geri adım atmak

Meanings of "fall behind" with other terms in English Turkish Dictionary : 25 result(s)

English Turkish
Phrasals
fall behind on (something) v. (bir şeyin) gerisinde kalmak
I fell behind on my tour group.
Tur grubumun gerisinde kaldım.

More Sentences
General
fall behind with v. gecikmek
fall behind intentionally v. ağırdan almak
fall behind with v. sürüncemede kalmak
fall behind in the class v. derslerden geri kalmak
fall behind the schedule v. programın gerisinde kalmak
fall behind the times v. zamanın gerisinde kalmak
Phrasals
fall behind on (something) v. bir düzenli ödemeyi/görevi vaktinde/zamanında yapamamak
fall behind on (something) v. bir taksiti/kirayı vaktinde/zamanında ödeyememek
fall behind on (something) v. bir düzenli ödemeyi/görevi geç yapabilmek
fall behind on (something) v. bir borcu geç ödeyebilmek
fall behind on (something) v. bir düzenli ödemede/görevde geç kalmış olmak
fall behind on (something) v. bir düzenli ödemenin/görevin vaktini/zamanını geçirmek
fall behind in something v. geride kalmak
fall behind in something v. geriye düşmek
fall behind with something v. (taksit/düzenli ödeme vb.) ödeyememek
fall behind with something v. (bir kaç taksit vb ödeyemeyerek) geriye düşmek
fall behind on (something) v. (bir şeyde) hedeflenen aşamada olmamak
fall behind on (something) v. (bir şeyde) planlananın gerisinde kalmak
fall behind on (something) v. (bir şeyde) olması gerekenin altında/gerisinde kalmak
fall behind on (something) v. (bir şeyi) çıkaramamak/yetiştirememek
Idioms
fall even further behind v. çok geride kalmak
fall behind schedule v. programın gerisine düşmek
Trade/Economic
fall behind with the rent v. kirayı ödeyememek
fall behind in the market v. pazarda geride kalmak